Doğru bilgiyle eleştir, hak araman meşru olsun
Tüm Otobüsçüler Federasyonu’nun Olağanüstü Genel Kurulunu yaptık. Genel Kurula ilgi gösteren, gelen, bütün arkadaşlarımıza dernek başkanlarımıza ve üyelerimize teşekkür ediyorum.
Siz de oradaydınız; seçim demokratik bir ortamda yapıldı. İsteyen istediğini söyledi, herkese de tatmin edici bir şekilde cevap verdik. Bizim gizlimiz saklımız olmadığını, birtakım yanlış yanıltıcı bilgilerle karalamaların yapıldığını ifade etmeye çalıştık. Bu haksız ve adaletsiz davranışlardan arkadaşlarımızın bir an önce vazgeçmesi lazım. Herkese aklıselime davet ediyorum. Asılsız, adaletsiz, haksız eleştiriler doğru değil. Kuran-ı Kerim’den alıntı yaparak, adaletten hukuktan bahseden insanların bize çuvaldız batırırken iğneyi de kendilerine batırmaları lazım. 400 milyar lira sponsorluk bedeli ve faiz aldığımız gibi birçok konuda suçlama var. Bu suçlamaların hiçbirisi doğru değil. İnsanlar eleştirme haklarını mutlaka kullansınlar, yanlış yapıyorsak bizi uyarsınlar. Arkadaşlarımızı gaza getirip yanlış bilgi verdiklerine inanıyorum. Yanlış bilgilendiriyorlar; yanlışları doğru diye topluma anlatmak vicdanlı bir insanın işi olmasa gerektir. Ben vicdanlıyım, dürüstüm, namusluyum diyenlerin en az kendi namusları, şerefleri kadar başkalarının namusunu, şerefini korumaları gerekir diye düşünüyorum.
Açık oturum yapalım
Onlar sorsun biz cevap verelim, tatmin olmuyorlarsa istediklerini yazsınlar. Ama bazılarının sektörle ilgisi olmayan insanların, yalan yanlış beyanlarıyla, yanlış rakamlarla, eleştiri yapan insanlar adaletli insanlar olmaz. Dürüst insanlar olmaz, onlar o zaman kendi dürüstlüklerini gözden geçirsinler.
Ben susarak insanlara en güzel cevabı vermeye çalıştım ama bazıları bunu anlamak istemiyorlar. Gördünüz işte, Türkiye’de bir kişinin susması bütün dünyaya mesaj oldu. Biz de susuyoruz, konuşmuyoruz. Ama hakkımızı aramak durumundayız. Ben yine söylüyorum, arkadaşlarımın muhalif de olabilirler. Farklı görüşleri varsa, gelsinler, sorsunlar, cevabını alsınlar. Tatmin olmuyorlarsa, araştırsınlar. Doğru olduklarına inandıkları şeyi de, sadece yazarak kalmasınlar, bizi dava etsinler, buna da açığız.
Yine konuşmayacağım, bu insanları muhatap almıyorum kesinlikle. Aslı astarı olmayan, akılla mantıkla bağdaşmayan eleştirileri muhatap almamaya da devam edeceğim.
Doğrudan sorsunlar…
Otogarda 350 liralık bir aidat parası gündeme geldi. Şu unutulmasın ki, ben orada yüzde 47’nin temsilcisiyim; 5’e karşı tek. O yazının altında imzamın olmadığını arkadaşlarımın özellikle görmesini isterim.
Kullanan öder mantığıyla hareket etmek durumundayız. O otogarın hissedarları, sahipleri başkadır; şu anda işletenler başkadır. Yani siz bir evde kiracısınız. Aidatı kiracı mı öder, ev sahibi mi? Elektrik, su parasını kullanan öder. Biz de kullanan öder mantığıyla hareket ettik. Daha fazla bir rakam tutuyor, 400 milyar gibi bir aylık gideri var oranın. Aydınlatma, ısıtma, temizlik, güvenlik. 400 milyarı 168’e böldüğümüz zaman 2 milyar 790 milyon lira para yapıyor. Bu paranın aslında esnaftan alınması lazım. Benim orada 3 yazıhanem var.
Orada aylık 7,5 milyar lira para ödemem lazım. Kullanıyorum ama ödemiyorum doğru mu?
Oradaki çarşı esnafının da bu şeylere katılması lazım. Çünkü ben hissedarım kardeşim, sadece hissem var. Paralar ne oluyor, nereye gidiyor? Ayrı bir sorudur. Ama kullananın ödemesi lazım. Çok daha fazlası düşünülmüştü; pazarlıklar sonucu oraya kadar çekebildik.
İmzam yok
Kaldı ki altında benim imzam da yok, ben çünkü farklı bir konumdayım. Ama şunun çok iyi bilinmesi lazım. Bu tür eleştirileri yaparken, Mustafa Yıldırım’ın sadece 6’da bir oyu var. Beş, birden büyük olduğu için her zaman beşin dediği olur. Kimsenin buradan öküzün altında buzağı aramaya hakkı yok. Biz kimseye teslim olmuş değiliz, aynı yerdeyiz. TOF’tayız, TOF kimseyle birleşmiş değil. Birlikte hareket etmek, birleşmek anlamına gelmez. Bizim oluşturduğumuz konsey var. İhtiyaç duyduğumuzda konseyi çalıştırıyoruz. Bir de bağımsız olarak da federasyonlar duygu, düşünceleri, fikirleri doğrultusunda hareket ediyor; ortak projede de ortak hareket ediyoruz. Bu da çok doğal bir şeydir. TOFED’in yaptığı doğru işlere biz, bizim yaptığımız doğru işlere de TOFED destek verecek. Önemli olan sektörün, ülkenin, çalışanların, fayda görmesidir; ben böyle düşünüyorum.
Gündemin ışığında…
Türkiye şu anda hassas bir süreçten geçiyor. Şu anda iş dünyası, turizmimiz, bütün piyasalarımız allak bullak olmuş durumda. Taksim civarındaki olaylar, İstanbul’u ve Türk turizmini oldukça etkilendi. Şu anda İstanbul’daki turizm otobüslerimiz büyük bir sıkıntı içinde. Biz buradan tarafları sağduyuya davet ediyoruz. Ülkenin zarar görmeyeceği şekilde bu olayın çözülmesi lazım; her iki tarafın da olumlu adım atması lazım. Türkiye’yi yönetenlerin de, hak arayanların da büyük bir sorumluluk duygusuyla hareket etmesi gerektiğini düşünüyorum.
İki tarafın da şiddet kullanması doğru değil.
2013’te turizmden 31 milyar dolar beklentimiz vardı. Bu bir anda 25 milyar dolarlara, oradan da 15 milyar dolarlara çekilirse, 2014 yılının da ekonomideki gelişmeleri çok olumlu olmaz. Bundan da bütün vatandaşlarımız olumsuz etkilenir.
Hak ararken başkalarının hakkının gasp edilmemesine özen gösterilmesi lazım.
Hak ararken başkalarına zarar verilmemesine özen gösterilmesi lazım.
Hak arayanlar da haklıysalar haklarını vermek lazım.
Mustafa YILDIRIM
Genel BAŞKAN
Kaynak.www.tasimadunyasi.com